Akıllı yatırımlar, farklı pazarlama yöntemi ve 'gençlik' kuralı...
Ekstrem sporlara verdiği destekle dikkat çeken Red Bull'un iki futbol
takımı da Şampiyonlar Ligi'nde oynuyor. Spora yatırımın arkasında ise
detaylı bir çalışma var.
Red Bull, 1987 yılında Avusturya’da kuruldu.
32 yılda dev enerji içeceği şirketi, yaptığı yatırımlar ve farklı
pazarlama yönetimi sayesinde önemli bir spor markası haline geldi.
Sporun farklı dallarında yatırımları bulunan şirket, özellikle ekstrem
sporlara yatırım yapıyor. Şirket, son dönemde futboldaki başarısıyla da
dikkat çekiyor.
Red Bull Salzburg, New York Red Bulls, FC Liefering, Red Bull Brasil ve
RB Leipzig, şu anda Red Bull’un sahip olduğu futbol kulüpleri…
Avrupa'nın en zengin işadamı Dietrich Mateschitz’in sahibi olduğu Red
Bull, futbol imparatorluğuna sahip tek organizasyon değil.
Manchester City’nin sahibi olan City Football Group’un da aynı Red Bull gibi farklı ülkelerde yönettiği kulüpler var.
New York City FC, Avustralya kulübü Melbourne City FC ve İspanyol Girona takımı bu kulüplerden bazıları.
RED BULL SALZBURG
2005 yılında Red Bull, Avusturya Salzburg takımını devraldı ve kulübün ismi FC Red Bull Salzburg olarak değiştirildi.
Bununla birlikte tüm yönetim, kulüp çalışanları ve kulüp logosu da
değişti. Kulübün renkleri de tüm Red Bull kulüplerinin kullandığı
kırmızı beyaz oldu.
Kulübün satılmasını protesto eden bazı taraftarlar, SV Avusturya
Salzburg adında başka bir kulüp kurdu ve şu anda takım 3. Ligde mücadele
ediyor.
Red Bull Salzburg, 2005’ten bu yana 10 kez Avusturya Bundesliga’yı kazandı.
Ayrıca Sadio Mane ve Naby Keita gibi yıldızları futbol dünyasına kazandırdı. Takım şu an Şampiyonlar Ligi'nde mücadele ediyor.
NEW YORK RED BULLS
New York MetroStars, Mart 2006’da New York Red Bulls oldu ve Thierry Henry, Tim Cahill gibi yıldızlar takıma kazandırıldı.
İlk maçını New England Revolution’a karşı oynayan New York Red Bulls, 36.000 kişinin izlediği mücadelede 0-0 berabere kaldı.
Bu karşılaşmadan önce Red Bull büyük bir pazarlama kampanyası yaptı.
Shakira milli marşı söyledi, müzisyen Wyclef Jean küçük bir gösteri sundu ve Pele maçın elçisi oldu.
Ancak yapılan pazarlama kampanyaları ve şaşalı açılış, sahada çok fazla başarı getirmedi.
Kulüp, konferanslarını son 10 yılda 5 kez birinci bitirmesine rağmen
MLS’i hiç kazanamadı. 2017 yılında ABD Kupası’nda finalde, CONCACAF
Şampiyonlar Ligi’nde de iki kez yarı finalde elendiler.
RB LEIPZIG
Red Bull, Leipzig’in yükselişiyle kendine yeni bir alan ve kitle buldu.
Başantrenör Jesse Marsch, 2018’de New York Red Bulls’dan ayrılarak
Leipzig’de asistan menajer olarak göreve başladı. Haziran ayında ise
Salzburg’un başına geçti.
20 yaşındaki Amerikalı orta saha oyuncusu Tyler Adams, New York’tan Leipzig’e geçti ve kulüp ondan büyük şeyler bekliyor.
Red Bull’un hedefi her zaman Bundesliga’da başarılı olmaktı.
2006 yılında Leipzig’i satın alma planları Almanya Futbol Federasyonu
tarafından veto edildi. Bununla birlikte Düsseldorf ve St. Pauli gibi
köklü kulüpleri alma planları da suya düştü.
Red Bull da zaten geçmişi olan kulüplerin pazarlamada dezavantajlı
olacağını düşünüyordu. Sonunda organizasyon Leipzig’in 13 km batısında
bulunan 5. Lig takımı SSV Markranstadt’a karar kıldı.
Red Bull, kulübe ilgi duymuyordu ama bu onlar için lige giriş
biletiydi. Kulüp, 19 Mayıs 2006’da yeni bir kimlikle lige dahil oldu.
Ünlü sponsor isimleri yasak olduğu için kulübün ismi RasenBallsport Leipzig oldu.
Kulüp, 2016’ya kadar NOFV-Oberliga Süd’tan Bundesliga’ya yükselmeyi
başardı ve Bundesliga’da geçirilen ilk sezonun ardından Şampiyonlar
Ligi’ne katılmaya hak kazandı.
Almanya’da kulüp üyelerinin doğrudan oy kullanma haklarına sahip
olmadığı tek futbol kulübü Leipzig. Oy kullananların tamamı Red Bull
için çalışıyor.
Leipzig’in yükselişi tribünlere de yansıdı. 2006’da 2.150 kişiye
oynayan kulüp, şimdi ise maçlarını 41.454 kapasiteli Red Bull Arena’da
oynuyor.
Ancak taraftarlar kulübe üye olmakta zorlandıkları için zaman zaman
küçük protestolar düzenliyorlar ve uygulamanın diğer Bundesliga
kulüpleri gibi olması için çağrıda bulunuyorlar.
Bundesliga’da büyük bir şirket tarafından sahip olunan tek kulüp
Leipzig değil. Wolfsburg, otomobil devi Volkswagen ve Leverkusen de ilaç
devi Bayer tarafından destekleniyor. Ama her iki kulübün de
taraftarlarıyla olan ilişkisi Leipzig’e göre oldukça iyi durumda.
Bunlara rağmen Red Bull, Leipzig ile ne kadar uzun yola devam ederse kulübün geleceği bir o kadar daha parlak olur.
Nitekim kulüp, bu yaz Hoffenheim’dan Julian Nagelsmann’ı takımın başına
getirerek ve Timo Werner’i takımda tutmayı başararak niyetlerini açıkça
göstermiş oldular.
Red Bull kuralları
Red Bull’un futbol imparatorluğu sadece paraya dayanmıyor. Aynı zamanda önemli kuralları da barındırıyor.
Büyük paralara yıldız isimleri transfer etmek yerine, genç oyuncuları
kendi bünyelerine katıp yetiştirmek için geniş bir scouting ağına
sahipler.
Leipzig’in Bundesliga’da en genç takıma sahip olması da tesadüf değil.
Red Bull’a bağlı olan tüm kulüpleri ‘Spor and Soccer Development’
departmanı yönetiyor. Kulüpler oldukça akıllıca ve uzun vadeli müthiş
bir vizyonla yönetiliyor.
Joshua Kimmich 2015’te Bayern Münih’e gitmeden önce Leipzig forması
giyiyordu. Sadio Mane, Southampton’a transfer olmadan önce iki yıl
Salzburg’da forma giydi.
Organizasyonun hala bünyesinde birçok genç yetenekleri var.
Geçtiğimiz transfer döneminde Arsenal, Dayot Upamecano’ya 50 milyon
pound’luk teklifte bulundu. Ayrıca takımın golcüsü Timo Werner, birçok
kulübün iştahını kabartıyor.
Red Bull Salzburg, 2016-2017 yılında UEFA Gençlik Ligi’ni kazandı.
Avusturya 2.lig ekibi FC Liefering, pilot kulüp olarak kilit bir rol
oynuyor.
Takımın başarılı iki orta saha oyuncusu 22 yaşındaki Xaver Schlager, 15
milyon Euro’ya Wolfsburg’a, 20 yaşındaki Hannes Wolf da 12 milyon
Euro’ya Leipzig’e transfer oldu.
Red Bull, Ocak ayında herkesten hızlı davranarak Molde’den Erling
Haland’ı Salzburg’a kazandırdı. Genç forvet bu sezon gösterdiği
performansla Avrupa’nın en yetenekli gençleri arasında gösteriliyor.
Leipzig de bu sezona iyi bir başlangıç yaptı. Alman ekibi de Salzburg ile birlikte Şampiyonlar Ligi’nde mücadele ediyor.
Takımın genç oyuncuları Christopher Nkunku, Ethan Ampadu ve Ademola
Lookman hepsi daha 22 yaşın altında. Büyük kulüpler tarafından tercih
edilmediler ama Leipzig’de aradıklarını buldular. Kendilerini
gösterirlerse eğer gelecekleri çok parlak olabilir.
Red Bull organizasyonu futbolcuları parlattığı gibi antrenörleri ve teknik heyet personelini de parlatıyor.
Futbolda sadece 15 yıllık bir geçmişe sahip olan bu organizasyondan
mezun olanlar Avrupa’nın üst düzey takımlarında önemli kademelerde görev
alıyor.
Premier Lig ekibi Southampton’ın teknik direktörü Hasenhüttl ve takımın
kaleci antrenörü Andrew Sparkes, Red Bull mezunu isimlerden bazıları.
Red Bull'un İngiltere sevdası
Red Bull’un İngiliz futboluna ilgisi de büyük.
2013 yılında Leeds United ile sponsorluk için görüşmelerde bulunulmuştu
ancak taraftarların bu duruma karşı çıkması nedeniyle görüşmeler
durdurulmuştu.
Söylentilere göre, doğru fırsatın ortaya çıkması durumunda
organizasyonun buradan kulüp satın alacağı ancak aciliyetin olmadığı
yönünde.
Red Bull, basit bir forma sponsoru olmaktan öte daha büyük anlaşmalar
istiyor. Her şeyin kontrolünü ellerinde tutmak istiyorlar.
İngiltere’de kulüplerin gelenekleri ve uzun geçmişleri var. Bu yüzden Red Bull, İngiltere pazarına girmekte zorlanabilir..
TRT SPOR