Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu, sarı-lacivertli takımın bu sezon şampiyonluğun en büyük adayı olduğunu söyledi.
Emre Belözoğlu, Fotomaç gazetesi tarafından Turkuvaz Medya Merkezi'nde düzenlenen "Süper Lig'in En İyileri" ödül töreni sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Fotomaç Gazetesi’nin Süper Lig 2019-2020 Sezonu En İyileri Ödülleri
verildi. Fenerbahçe Sportif Direktörü Emre Belözoğlu, ‘Türk Futboluna Üstün Hizmet Onur Ödülü’nü, Ozan Tufan da ‘Yılın Orta Saha Oyuncusu Ödülü’nü aldı.
Emre Belözoğlu ödülünü A Milli Takım Teknik
Direktörü Şenol Güneş’in elinden aldı. Belözoğlu, sunucunun transfer
döneminde sıkça yapılan ‘Alo ben Emre abin’ esprisinin doğru olup
olmadığı şeklindeki sorusuna “Aslında çok doğru değil. Yaşımdan
ötürü herhalde oluşan bir durum, bugünkü ödül gibi. Yaş ilerledikçe
böyle onur ödülleri oluyor. Yaş ilerleyince ilk defa böyle bir ödül
nasip oldu” diye cevap verdi.
Belözoğlu, “Beni böyle bir ödüle layık gördüğünüz için Turkuvaz
Medya Ailesi’ne teşekkür ediyorum. Spora ve sporcuya bu çok zorlu hayat
mücadelesinde destek vermeleri, onları ödüllendirmeleri, yaptıkları işin
karşılığında bununda olduğuna inandırmaları, onları motive etmelerinden
dolayı Fotomaç Ailesi’ne teşekkür ediyorum. Bütün katılımcılara
teşekkür ediyorum. Ödül kazananları da tebrik ediyorum” dedi.
Transfer sorusuna da Emre Belözoğlu, “Kişiler önemlidir. Camiaları
büyük yapan önemli değerler var. Çok değerli büyük kulüplerimizin
başkanları, yöneticileri var. Bizler gücümüzü bulunduğumuz kulübün bize
verdiği yetkiden alıyoruz. Camiamızın gücünden besleniyoruz. Fenerbahçe
ve diğer büyük takımlarda daima transfer olacaktır. Kulüpler gerçekten
çok ciddi sıkıntı içerisinde. Futbolun içinden gelmiş bizler de yönetici
ağabeylerimize doğru yönlendirme yapmak zorundayız. Kulüplerimiz doğru
oyunculara özellikle Türk sporcu yetiştireceğimiz, ihtiyaç duyacağımız
bir sürece doğru ilerliyor. Ben de elimden geldiğince kendi değerlerini
üreten altyapısından yetişen oyuncularla sahada olan bir Fenerbahçe
hayal ediyorum. Öncelikli hedefim bu. Daha sonra tabii ki hocamızın,
başkanımızın isteği doğrultusunda mutlaka takviyelerimiz olabilir devre
arasında” diye cevap verdi.
‘Yılın Orta Saha Oyuncusu’ ödülünü alan Ozan Tufan da gönderdiği video mesajla teşekkürlerini iletirken şu ifadeleri kullandı:
“Öncelikle bu ödülü bana layık gören Fotomaç Gazetesi’ne çok
teşekkür ediyorum. Bu tür ödüller beni motive ediyor. Ödüller bireysel
olarak veriliyor ama futbol bir takım oyunu. Benim performansımda milli
takım ve kulübüm Fenerbahçe’deki takım arkadaşlarımın da katkısı var.
Buradan taraftarlarımıza da takım kaptanı olarak seslenmek istiyorum.
Camiamızın bizden beklentisinin farkındayız ve bu beklentiyi karşılamak
için daha da çok çalışarak onları mutlu etmek istiyoruz.
Sorumluluklarımızın farkındayız. Sözlerime son verirken herkese
sevgilerimi ve saygılarımı iletiyorum. Teşekkür ederim.”
Ozan Tufan’ın ödülünü Emre Belözoğlu aldı. Yeniden
söz verilen Emre Belözoğlu, Fenerbahçe kulübünün basınla ilişkilerine dair
yapılan olumlu yorumlar üzerine “Basın mensupları büyük bir ailenin
değerli parçaları. Birbirimize ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Samimiyetle birbirimize dokunduğumuzda halledemeyeceğimiz bir problem
olduğunu düşünmüyorum. Birbirimize ihtiyacımız olduğumuz dönemlerde
yeter ki birbirimize destek olalım” dedi.
Belözoğlu, Ozan Tufan için de “Futbol bir performans oyunu.
Öncelikle Ozan Tufan’ı tebrik ediyorum. Değerli bir oyuncumuz. Bizim de
değerli bir oyuncumuzun ödül alması bizim için çok güzel bir duygu.
Futbolda performans esastır. O gün biz elimizden gelen mücadeleyi
göstermeye çalışsak da, Beşiktaş’ın daha motive olduğu gerçeğini kabul
etmemiz gerekiyor. Ne olursa olsun bizler adına söyleyebileceğim;
gündemimizde herhangi bir kara bulut ya da sıkıntılı bir süreç yok. İyi
bir takımımız var. İyi bir teknik adamımız var. Ona inanan da çok büyük
bir camia var arkamızda. Elimizden geldiğince bu yarışı kovalayıp, sezon
sonunda inşallah şampiyon olan taraf olmak istiyoruz. Rakiplerimizde
tabii ki aynı duyguya sahipler. Biraz önce sayın başkanlarımızın
söylemiş olduğu gibi hak edenin kazanacağı, birbirimize dokunduğumuz ve
bu anlamda birbirimize anlayışla yaklaşacağımız bir sezon olsun
inşallah” ifadelerini kullandı.
Törenin ardından da basın mensupları Emre Belözoğlu’na sorular yöneltti.
Emre Belözoğlu, "Önümüzde 30 hafta olduğu
gerçeği düşünüldüğünde bir şeyler konuşmak için erken olduğuna dair
cümlelerimiz vardı. O anlamda içeride de söylediğim gibi çok iyi bir
hocamız var. Çok iyi bir takımımız var. Camia, taraftar ve bizler onlara
çok inanıyor ve güveniyoruz. Bu anlamda sezon sonuna kadar bu ligi
taşıyabilecek ve inşallah sonunda kupa ile taçlandıracak bir takımımız
ve hocamız olduğuna inanıyoruz. Bu şekilde çalışmalarımıza devam
ediyoruz” dedi.
Derbi sonrası takımın durumuyla ilgili Belözoğlu, “Bizim de
beklemediğimiz bir mağlubiyet oldu ama futbolda bunlar var. Her türlü
skora ve oyuna reaksiyon gösterebilecek bir camiamız ve oyuncu grubumuz
var. Bu anlamda çok da inanıyorum. Hem sahanın içinde bulunmuş ve
kendini ispatlamış bir teknik adamımız da var. O anlamda bizim adımıza
aslında neden bunlar konuşuluyor bilmiyorum ama olumsuz bir tablo yok.
Gayet işimizin bilincinde ve motive şekilde işimize devam ediyoruz.
Hocamız da gerekli anlamda oyuncu arkadaşlarımızla görüşmelerini de
yaptı. Haftalık rutin görüşmelerdir bunlar özellikle derbiye özel de
değil. Bizler de tesiste hocamızın yanında, oyuncu arkadaşlarımızın
yanındayız. Fenerbahçe bu sene de ligin şampiyonlukta en büyük adayıdır.
Futbolun içinde kazanma, kaybetme; mutlaka inişler, çıkışlar var.
Mevcut puanımızın, yapımızın şampiyonluğa ulaşabilecek bir yapı olduğunu
biliyoruz ve inandığımız doğrular arkasında bu yarışa devam edeceğiz” diye konuştu.
Belözoğlu sözlerini şöyle noktaladı:
“Mağlubiyetten sonra bunun bir 24 saati mutlaka olur, her oyuncuda her
teknik adamda her taraftarda. Bence de böyle olmalı ama bizler işimizi
sabah kalktığımızda ne kadar iyi giderse gitsin ya da beklemediğimiz
şekilde kötü giderse gitsin planlamak zorunda olan insanlarız. Futbolun
içinden geldik. Başarının da başarısızlığın da kendince yaşanılması
gereken bir süreci var. O süreyi şu an geçtik. Artık önümüze bakmak
zorundayız. Beşiktaş maçını kazanmış olsaydık da şu an başka bir
mücadele olacaktı, kaybettik daha farklı bir mücadele olacak. O yüzden
Fenerbahçe bu anlamda planlı, programlı, hocamızın -tabii ki burada ben
bunu özellikle söylüyorum- Samandıra’da onun önderliğinde, onun
liderliğinde yolumuza devam edeceğiz. Yapacak çok işimiz var. Bir
şeyleri konuşmak için çok erken olduğuna dair cümlelerimiz geçmişte
mevcut. 5-1 kazandığımız maçtan sonra hocamızın oyundan memnun
olmadığına dair röportajları mevcut. O anlamda söylemem gereken şu:
Bizler takımımızı daha iyiye nasıl taşırız onun derdindeyiz, başta
hocamızla beraber. Motivasyon kaybı olmadan inşallah Denizli’ye
gideceğiz. Bizden beklenenin farkında bir şekilde sahaya çıkacağız.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder