Zinedine Zidane, Dünya Kupası’nı elleri arasında Paris gökyüzüne uzatırken Kylian'ın doğmasına 6 ay vardı. Yıllar sonra aynı kupa onun ellerinde de yükselecek, artık Zidane’ın transfer listesinde 1 numaraya yerleşecekti.
Mbappe’nin çocukluğu kolay geçmedi. Futbol topuyla ilk tanıştığı yıllarda doğup büyüdüğü Paris’in en yoksul banliyölerinden Bondy sokakları, çatışmalara sahne oluyordu. Mbappe ise AS Bondy takımında futbol topunun peşinde koşuyordu. Yıllar sonra büyük bir yıldız olunca ilk yatırımını Bondy’ye yapacak hatta sponsor markasıyla birlikte Bondy özel serisi üretecekti... Geldiği yeri unutmayan Mbappe’nin kısa sürede ulaştığı nokta ise alkışı hak edecek cinstendi...
2013’te 15 yaşındayken Bondy’den Monaco altyapısına transfer olan
Mbappe sadece 3 sene sonra Dünya şampiyonu olmayı başardı. Onu Bondy’de
oynarken keşfeden gözlemci Hammache’nin dediği üzere ‘beton kadar sert
Bondy zemininde bile yeteneklerini belli eden’ Mbappe, Fransa’nın parlak
çocuğuydu. Monaco dışında Caen, Lens, Sochaux, Bordeaux, PSG, Real
Madrid ve Chelsea de talipti. Hatta Chelsea onu Londra’ya getirtmiş, U12
maçında oynatmış ve üzerinde olumlu bir etki bırakabilmek için Didier
Drogba ile tanıştırmıştı. Real Madrid ise 1 haftalık eğitime almış, bu 1
hafta boyunca Kylian’la bizzat Zidane ilgilenmişti. Belki de yıllar
sonra vereceği karar için üzerinde bir etki bırakmaya çalışıyorlardı.
Ailesi onun Caen’e transfer olmasına karar vermişti ancak Monaco son
bir hamle ile genç yıldızı kaptı. 6 ay içerisinde U19 takımından A
takıma geçiş yaptı. Tüm Avrupa’nın ondan bahsettiği dönemde henüz 17
yaşını doldurmamıştı. Duvarını posterlerinin süslediği Cristiano Ronaldo
gibi olma hayalleri kuruyordu. İkinci sezonunda yaptığı 26 gol 14
asistlik performansla bu hayale bir adım daha yaklaşmıştı. Hikayenin
sonunda Paris Saint-Germain, çocukken transfer edemediği Mbappe’yi rekor
bonservis bedeliyle kadrosuna kattığında kimse şaşırmadı.
Monaco ile Şampiyonlar Ligi’nde Manchester City ve Dortmund maçlarında
sergilediği performans, İspanyol basınında ‘Bunu sadece Maradona
yapabilirdi’ manşetlerinin atılmasını sağlamıştı. 1 sene sonra ise
gerçekten Maradona’nın başardığını başaracaktı: Maradona’nın
Arjantin’ini tek başına devirip, finalde de golünü atarak Dünya Kupasını
kazandı. 19 yaşındaydı ve çocukken hayranlıkla izlediği Zidane’ın
forması sırtındaydı...
Ronaldo ve Messi’nin yavaş yavaş ana sahneden çekilmeye başladığı
günlerde Mbappe parıltılı ceketiyle birinci adam olmaya hazırlanıyor.
Son maçlarda yaptığı gösteriler göz kamaştırıcı. Parisli Donatello, yer
altından çıkalı çok oldu ve kendisine uzatılan mikrofonlar April
O’Neil’dan daha fazlası...
Kaynak : TRT SPOR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder