Azim ve mücadelenin madalyayı gölgede bırakan sıra dışı hikâyesi, İbrahim Hamadtou… Hadi gelin Mısırlı tenisçinin hikâyesine yakından bakalım.
İbrahim Hamadtou, 1 Temmuz 1973’te Mısır’da doğdu. Neşeli, aktif, spora oldukça meraklı bir çocuktu. 10 yaşında geçirdiği bir tren kazasıyla iki kolunu birden kaybetti. Yaşadığı bölgede fazla seçeneği yoktu, 2 spordan birini seçecekti; futbol veya masa tenisi.
Bu kazadan sonra beklenen futbolu seçmesiydi elbette ki; ancak o, herkesi şaşırtarak masa tenisini seçti. Bunu ‘kollarımı kaybetmek beni futbola mecbur bıraktı ancak ben meydan okudum ve masa tenisini seçtim’ diye anlatacaktı.
3 yıl boyunca yılmadan çalıştı. Raket ve topu tutmak için onlarca stil denedi ve sonunda eşsiz bir teknik geliştirdi. Bu tekniğe göre tek ayak üzerinde duruyor; topu diğer ayağıyla atıp raketi ise ağzıyla kavrıyordu. İşe yaramıştı, İbrahim Hamadtou profesyonel hayatına bu teknikle devam etti.
2011 yılında katıldığı Afrika Paralimpik Oyunlarında gümüş madalya kazandı. Bu ödüle bir kez daha layık görüldüğünde tarihler 2013 yılını gösteriyordu.
Elbette ki her sporcu gibi onun da hayali olimpiyatlarda yarışmaktı. 2016 Rio Paralimpik Oyunları ona bu hayalinin kapılarını aralamıştı.
Mısırlı tenisçi Ibrahim Hamadtou 2016 Rio olimpiyat oyunlarında ülkesini temsil etti. Madalya alamadı ama sıra dışı hikayesi, azmi ve bitmek bilmeyen mücadelesi ile oyunlara damgasını vurmayı başardı.
‘Engel kolda ya da bacakta değil, asıl engel yapmak istediğin şeyi için çabalamamaktır’ diye anlatacaktı bu büyük mücadeleyi…
Japon tenisinin 1 numaralı ismi Jun Mizutani onun için ‘çok çok iyi oynuyor ağzıyla oynadığına inanamıyorum’ diyordu. 2014 yılında Tokyo’da düzenlenen Dünya Masa Tenisi Şampiyonasına onur konuğu olarak davet edildi.
Geçirdiği kaza sonrası asla masa tenisi oynayamayacağını söyleyenlere inat ülkesini temsil etmeyi başardı. Hamadtou masa tenisini ağzıyla oynayan ilk oyuncu olarak da tarihe geçti.
Kaynak : Ceren Başbuğ - TRT SPOR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder