Galibiyet oranı, şampiyonluk sayısı gibi matematiksel veriler yerine takımların maksimum güçlerindeki yıllarını kıyaslayıp, EuroLeague tarihinin en iyi ekibinin kim olduğu sorusuna cevap vermeye çalışalım...
Modern Euroleague bilindiği üzere 2001 yılından bu yana A lisansına sahip kulüpler tarafından bir şirket çatısı altına alınmış ve bu şirket de objektif rekabeti sağlamak adına çoğunluğun seçtiği bir kişi tarafından yönetilmekte.
Bu yazıda galibiyet oranı, şampiyonluk sayısı gibi matematiksel veriler yerine takımların maksimum güçlerindeki yılları kıyaslamaya çalıştım.
Veriler üzerinden küçük bir bilgi vermekte fayda var, modern Euroleague'de kupa sayısı en fazla takımlar 4 ile Panathinaikos ve CSKA Moskova.
Her ne kadar Avrupa kupaları basketbolda 2000'li yıllara gelene kadar, günümüzden farklı olarak Yugoslav kulüplerinin hegemonyasında geçtiyse de rüzgar 2000'li yılların başından itibaren kulüplerin yaptığı ekonomik atılımlarla birlikte daha çok Yugoslav kökenli oyuncu veya koçların hükmettiği diğer Avrupa ülkelerinin kulüplerinden yana esmeye başladı.
Bu anlamda Türk basketbolseverler olarak ''taraflı'' bir şekilde modern Euroleague basketbol tarihini yorumlayacak olursak; en şanslı kesimin 95 sonrası doğan Z kuşağının olduğunu söylemek çok da zor değil.
Öyle ki 2001-2010 arasında sadece temsilcimiz Efes Pilsen iki defa final-four görmüş, her ikisinde de o dönemin devleri tarafından yarı finalde elenmişti. Ardından geçen yıllar içerisinde her ne kadar 2007'de Fenerbahçe Ülker örneğinde olduğu gibi Türk basketbolu çırpınışlarda bulunsa da bu ivme çeyrek finalden öteye asla geçemedi. Final-Four'larını evden çok da heyecanlamadan izlediğimiz bu turnuva; 2015'ten itibaren bizim temsilcilerimiz açısından oldukça heyecan verici seviyelere geldi.
Avrupa devlerinin kıyasıya çarpıştığı bu turnuvada geçen 20 yılda (iptal edilen 2020 sezonu hariç) en iyileri sizler için derledik:
5) 2007 Panathinaikos
2000-2010 arasında şüphesiz en baskın ve en uzun soluklu başarılarından birine yoncalar imza attı. Ancak 2007 sezonu öyle bir sezon ki; hem Panathinaikos üstüste dördüncü finalini kazandı, hem de efsane koç Zeljko Obradovic altıncı kupasını kazanarak hala kırılamayan gelmiş geçmiş en çok kupa kaldıran koç ünvannı aldı.
Mike Batiste- Becirovic ve Diamantidis ekseninde yerleştirdikleri hızlı pick and roll hücumları ile rakiplerinin başını döndüren yeşil beyazlı ekip, şüphesiz ki herkese tadı damakta bırakan bir oyun izletti. 2006 yılında yarı finalde ABD rüya takımını yenen Yunanistan 'ın en önemli parçası ve Dünya basketbol tarihinin en iyi oyuncularından olan Dimitris Diamantidis önderliğinde turnuvayı sürklase eden Panathinaikos, 2007 yılında net bir şampiyonluk alarak kendi evinde muhteşem bir şampiyonluğa da imza atmış oldu.
4) 2018 Real Madrid
2015, 2016 ve 2017 ile birlikte üstüste 4. final-four'unu gören Obradovic önderliğindeki temsilcimiz Fenerbahçe, o sene hatırlayacağımız üzere grup aşamalarını lider geçmişti. Ancak şu an NBA' i kasıp kavuran yıldız guard Luka Doncic henüz 18 yaşında geçirdiği bu efsanevi sezonu, finalde temsilcimizden 2017 yarı finalinin rövanşını alarak taçlandırmış oldu. Gösterdiği bu performans sonrası NBA kapıları sonuna kadar açılan genç Sloven oyuncu hala dünyanın sayılı guardları arasında gösterilmektedir.
3) 2004 Maccabi Tel Aviv
Euroleague tarihinin üstüste iki şampiyon olma ünvanını ilk defa elde eden takım İsrail temsilcisi Maccabi Tel Aviv oldu. Efsanevi koçları Pini Gershon'un yönettiği sarı lacivertli ekip; finalde eşi benzeri görülmemiş bir galibiyet alarak, kendi seyircisi önünde şampiyonluğa uzandı. İtalyan temsilcisi Skipper Bologna'yı 118-74 gibi tarihi bir rekorla geçen İsrail temsilcisi, başta Saras Jasikevicius, Anthony Parker ve Nicola Vujcic önderliğinde Avrupa'nın en korkulu ve baskın takımlarından biri haline geldiler.
2) Fenerbahçe Ülker
2007 yılından bu yana artırdıkları bütçeye rağmen istedikleri başarıyı bir türlü yakalayamayan temsilcimiz Fenerbahçe, 2014 yılında Avrupa basketbolunun dehası Obradovic'i takımın başına getirerek hem kendi tarihi hem de ülkemiz basketbolu için önemli bir hamle yapmış oldu. Öyle ki Fenerbahçe ile (Ülker Spor ile birleştikten sonraki dönem ele alınmıştır) henüz ikinci senesinde final-four gören Sırp koç, 2016 yılında Euroleague finalleri tarihinin en şaibeli kararlarından biri ile finalde Cska Moskova'ya kaybetmişti.
2017 yılında ise Bogdan Bogdanovic - Ekpe Udoh - Jan Vesely - Luigi Datome gibi isimlerle çok ama çok güçlü bir yapıya bürünen sarı lacivertli temsilcimiz, Euroleague tarihinin en rahat final-four'larından birini bizlere izletti. Kendi evinde olmamızın avantajını çok iyi kullanan sarı lacivertli temsilcimiz 2017'deki prime dönemindeki performansı ile gelmiş geçmiş en iyiler arasında çok rahat yer buldu diyebiliriz.
1) 2020-2021 Anadolu Efes
2018 yılının devre arasında takımın kıdemli hocası Ergin Ataman' ı takımın başına getiren temsilcimiz Anadolu Efes, sezonu o sene son sırada bitirerek tarihinin en kötü sezonunu geçirmişti. Koç Ataman’ın kurduğu yeni nesil pace and space oyun tarzını ilk defa yerleştirmeye çalıştığı 2019 yılında çok uzun yıllar sonra final-four gören lacivert beyazlı temsilcimiz, verdiği emeklerin karşılığını ancak 2021'den itibaren alabildi.
Öyle ki 2020 yılında içeride ve dışarıda neredeyse tüm maçları 20 sayı üzeri farklarla kazanan temsilcimiz, korona virüs salgını sonrası ligin iptal edilmesiyle o sene haksız bir şekilde hazırlıklarının karşılığını alamamıştı. 2021 yılında her ne kadar sezona istediği ritimde girmese de Anadolu Efes, sezonun ortalarına doğru tekrardan eski formuna döndü ve tarihinin ilk Euroleague şampiyonluğunu elde etti.
Euroleague tarihindeki sayı rekorlarını üstüste kırmayı başaran Shane Larkin gibi bir yıldıza, Sırp basketbolunun asist kralı Micic de eklenince tabiki tarihin rakibi en çaresiz bırakan takımlarından biri ortaya çıkmış oldu. Alışılmış Avrupa basketbolundan ziyade hızlı hücumlar üzerine orijinal bir oyun karakterine sahip olan Anadolu Efes'in üstüste şampiyon olma serisi daha kaç sezon devam eder bilinmez ama yeni sezonda yaptığı eklemeler ile rakiplerine şimdiden gözdağı verdiği de, şüphesiz ki bir gerçek.
Her nasıl ki 2000-2010 arasında Yunan temsilcileri üstüste
şampiyonluklar alıp ligi domine ettiği bir gerçekse; şu da bir gerçek ki
2015 ve sonrasında da bizim hükümranlığımız mevcut. Üstüste finale
çıkma rekorunu 6'ya çıkararak Yunanlıların elinden alan temsilcilerimiz,
umarız yeni sezonda da bu geleneği devam ettirerek Avrupa' da korkulan
ekiplerin başında olmaya devam ederler.
0 yorum :
Yorum Gönder