Galatasaray'ın futbol tarihine adını altın harflerle yazdırdı, Uğur Köken. Fakat onun için en büyük mutluluk Metin Oktay'ın halefi olarak devraldığı kaptanlık pazubandını parçalı formaya veda edeceği güne kadar bırakmamaktı.
Hayatını yeşil sahaya adamış yaşayan bir efsane Uğur Köken...
1955 yılında henüz 18 yaşındayken Heybeliada'dan kalkan 08.30 vapuru ile değişti tüm hayatı. Bir tanıdığının elinden tutup, Galatataray Kulübü'ne teslim etmesiyle başlar sarı-kırmızı sevdası.
Başarılarla, şampiyonluklarla taçlandırılan muhteşem bir kariyer, onun futbol hayatı.
1960'lı yılların Metinli, Turgaylı, Kadrili kadronun vazgeçilmez oyuncularından biri oldu.
İki tarihi gole imza attı
Galatasaray'ın futbol tarihine adını altın harflerle yazdırdı, Uğur Köken. Galatataray'ın Avrupa'da attığı 100. gol ve Ali Sami Yen Stadyumu'nda atılan ilk golde de onun imzası vardı.
18 yıl süren futbolculuk yaşamında 6 Süper Lig, 5 Türkiye Kupası, 3 Cumhurbaşkanlığı Kupası kaldırdı.
Sarı-kırmızılı takımın unutulmaz ismi, sembolü Metin Oktay ile de aynı dönem forma giyen Köken, Taçsız Kral'ı büyük bir özlem ve sevgiyle yad ediyor.
Metin Oktay'ın yurt dışına transfer olmasının ardından Taçsız Kral'ın adeta halefliğini üstlendi.
Sarı-kırmızılı takımın kaptanlık pazubandı artık Uğur Köken'e geçerek, jübilesini yapacağı maça kadar takımının lideri oldu.
Taçsız Kral'ın ve dönemin yöneticilerinin iknası ile kaptan olan Köken, "Galatasaray benim evim" diyerek evine olan sadakatinden hiç vazgeçmedi.
Onun için veda 1973 yılıydı, yaşadığı şampiyonluğun ardından parçalı formaya veda ederek, Heybeliada'da gözden ırak ama gönüllerde taht kuran bir yaşam sürüyor.
Adalı çocuklar hala onun adını sayıklayarak topa vuruyor, Lefter ile birlikte Adalar'ın adeta gururu.
Ada'nın genç yetenekleri, Uğur Köken olma yolunda mücadele verirken Köken ilerleyen yaşına rağmen onlara yol göstermeyi ihmal etmiyor. Heybeliada'nın amatör takımına destek veren yaşayan efsane "Yeni Uğurlar, yeni Lefterler" çıkmalı diyor.
TRT SPOR'dan Suat Yahyaoğlu ile Ünal Gündoğdu'ya kapılarını açan 83 yaşındaki Köken, eşi ile birlikte anılarının yer aldığı adeta müzeyi andıran iki katlı bir evde hayatına devam ediyor.
"Galatasaray için büyük fedakarlıklar yaptı"
"Galatasaray benim evim gibi" diyen Köken, Taçsız Kral'ı şöyle anlatıyor:
"Metin’i zaten anlatmama imkan yok, yaşamak lazım, onunla beraber yaşamak lazım. Kişiliği fevkalade bir insan oluşu, yardımsever, herkese yardım eden bir insandı. Metin Oktay Galatasaray için büyük fedakarlıklar yaptı. Hatta dışarıya transfer olma döneminde sadece Galatasaray Kulübü para kazansın diye dışarıya gitmişti. Metin Oktay ile her zaman bir mesafemiz vardı.
"Bütün halk Metin'in arkasında"
Metin veya Turgay olsun aramızda büyük mesafeler var. Beni çok severdi, ben de onu çok severdim. Herkes severdi, Metin’i dolayısıyla. Metin Oktay’ın özelliği kulüpten çıktığımızı düşünün otobüslerle Taksim’den otobüse bineceğiz, herhangi bir yere gideceğiz. Beyoğlu’nun sağ tarafından kafile gidiyorsa Metin sol taraftan gidiyor, bütün halk Metin’in arkasında.
"Kötü olmasına imkan yok"
O dönemlerde Fenerbahçeli oyuncularla sıkı dostluklar kurduklarına değinen Köken,"Bir kere kötü olmasına imkan yok. Gördüğüm Fenerbahçeli arkadaşlarım benim o dönemde arkadaşlık yaptığım fevkalede arkadaşlarımız. Futbolcularla beraber yemeğe giderdik." dedi.
Köken, Fenerbahçe'nin efsane oyuncusu Lefter Küçükandonyadis'ın kendisine futboculuk yıllarında yol gösterdiğini, tavsiyelerde bulunduğunu söyledi.
Karakter olarak başka bir kulüpte oynamasının imkansız olduğunu aktaran Köken, "Galatasaray benim evim, evimden vazgeçemem." diyerek sarı kırmızılı takıma olan sevgisini ifade etti.
"Bobby Charlton sensin"
Köken, Avrupa'da sarı kırmızılı takımın 100. golüne imza atareken yaşadıklarını ise şöyle anlattı:
"Orada golü attığım zaman beni maç başlarken o takımın en iyi futbolcusunu marka etmekle görevlendirildim. Orada ben golü attığım zaman maç bitti, galibiyetimizle bitti, hatırlıyorum. Teknik hocamız Brian Birch' Sen' dedi, Bobby Charlton’ diye lakabı vardı onun. Esasında 'Bobby Charlton' sensin diye beraber sahadan çıktık."
Adalar'da birçok genç yeteneğin olduğunun da altını çizen Köken,
" Bizim futbol sahası olan Çam Liman’da bugün dünyanın en güzel
yerlerinden bir tanesi ve burada kalkıp da büyük kulüpler milli takım
dahil orada yapılan tesislerde rahatlıkla sahasından havasından
denizinden her türlü istifade edebilecek bir yer orası." diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: Suat Yahyaoğlu - Ünal Gündoğdu - Rıdvan Tuncer / TRT SPOR
0 yorum :
Yorum Gönder