Takımının 34 yıllık kupa hasretini dindirdi, basın toplantısına forma ve atkıyla çıkıp marşlar söyledi... Taraftarı olduğu Real Sociedad’ı başarılara taşıyan Imanol Alguacil, bu kulüple özel bir hikayeye sahip.
1990 yılıydı... İspanya’nın Orio bölgesinde doğmuş, çocukluğunu çok yakın bir bölgenin takımı olan Real Sociedad’ın taraftarı olarak geçirmiş Imanol Alguacil, San Sebastian ekibiyle ilk resmi maçına çıktı.
Çok yetenekli bir futbolcu olmasa da, bu dönemde dile getirilmeye başlanan ‘modernleşen futbolun’ üyelerinden birine dönüşemese de Alguacil, 8 yıl boyunca gönül verdiği takımın formasını giymişti. Sağ bek pozisyonunda oynayan futbol adamının gençlik yıllarındaki teknik direktörü, ülkemizden de tanıdığımız John Benjamin Toshack’tı.
"Utangaç bir adamın buraya geleceğini tahmin etmezdim"
Toshack, yıllar sonra verdiği Diairo Vasco röportajında, kariyeri boyunca kendisini en çok şaşkınlığa uğratan olayların başında Alguacil’in teknik direktör olabilmesini sayıyor:
“Bazı oyunculara bakarsınız ve ileride antrenörlük yapacaklarını görürsünüz. Imanol, kesinlikle buna ihtimal verdiğim bir futbolcu değildi. Çok utangaç bir adamdı. Bir konuda fikrini sorsan cevap vermeye çekinirdi. Günün birinde Real Sociedad’ı yöneteceği aklımın ucundan bile geçmedi.”
Etkileyici geçmeyen futbol kariyerini noktaladıktan yıllar sonra, takvimler 2011 yılını gösterirken Alguacil, Real Sociedad camiasına “Genç Takım antrenörü” olarak döndü.
Üç yıllık serüvenin sonunda, A Takım’ın başına David Moyes’un geçmesiyle birlikte Alguacil’e Real Sociedad B Takımı emanet edildi.
"Pep Guardiola'dan etkileniyordu"
La Liga Lowdown’a göre İspanyol futbol yazarı Phil Ball, kendisinin antrenörlük meziyetlerini bu dönemlerde fark etmeye başlamıştı:
“Eski bir savunma oyuncusu olmasına ve futbol oynarken hücumu çok düşünmemesine rağmen, antrenörlük tarzı bununla tamamen çelişiyor. Kendisi bir Pep Guardiola hayranı ve belli ki onun futbol anlayışından etkileniyor. Topu ayağında tutabilen, gözü sürekli kaleyi arayan bir takım oluşturuyor.”
2018 yılı, Alguacil’in hayatının dönüm noktasıydı. Eusebio Sacristan’ın çalıştırdığı Real Sociedad, Mart ayı itibariyle ‘kabus’ yaşıyordu. Tecrübeli teknik adamın görevden ayrılmasıyla, yerine sezon sonuna kadar Imanol Alguacil getirildi.
Henüz “çaylak” sınıfında kabul edilen genç antrenör, 9 maçlık periyotta takımına tam 16 puan kazandırdı ve orta sıralara tutunmayı başardı. Kökleri Real Sociedad’a dayandığı için taraftarlar tarafından farklı bir sempati beslenen bu teknik adamla camiaya yeni bir heyecan gelmişti. Ne var ki, sezonun sona ermesiyle birlikte Real Sociedad yönetimi, Alguacil’e yeniden “B Takım’a dön” çağrısında bulundu.
Pek çok antrenör, kısa sürede yakaladığı ivmeyle A Takım’da kalmayı hak ettiğini düşünebilir. Bu ivmeyi, ülkenin farklı takımlarında teknik direktörlük yapmak için de kullanabilir. Alguacil, çok da benzerine rastlamadığımız şekilde yönetimin çağrısına uyarak B Takım’a dönmeyi kabul etti.
Aradan 6 ay geçmiş, Real Sociedad koltuğu Asier Garitano’ya emanet edilmişti. San Sebastian ekibi, Garitano ile de arzu ettiği sonuçları alamıyordu. Bu kez daha erken adım atıldı ve yılbaşı öncesi Garitano ile yollar ayrıldı. Yönetimin adresi, bir kez daha Imanol Alguacil olacaktı...
Hikaye yeniden başlıyor
“Özel hikaye” tam da burada başlıyor. Alguacil, ilk sınavında deplasmanda Real Madrid’i devirdi ve 10 maç boyunca takımı mağlubiyet yüzü görmedi. Sezon bittiğinde Sociedad yönetimi benzer hataya düşmedi ve genç teknik direktörle yola devam etme kararı alındı.
Taraftarların ve yerel medyanın desteklerini arkasına alan Alguacil, 2019 yazında kadroya dahil edilen Portu, Martin Odegaard ve Alexander Isak gibi isimlerin yanında, hali hazırda kadroda bulunan Mikel Oyarzabal ve Willian Jose gibi yıldızlarını entegre ettiği, keyifli bir oyun sistemi kurdu. Son iki yılını arzu ettiği gibi geçiremeyen Real Sociedad, topladığı 56 puanla ligi 6. sırada tamamlama başarısı gösterdi. Üstelik ekip, Kral Kupası’nda da finale yükseldi.
Araya küresel pandemi krizinin girmesi ve liglerin tatil edilmesiyle, 2020 Kral Kupası finali de ertelendi. Takvimde boşluk aranan mücadele, bir yıl gecikmeyle, 3 Nisan Cumartesi akşamı oynandı.
Finalde, rakibi Athletic Bilbao’yu Oyarzabal’ın penaltı golüyle 1-0 mağlup eden Real Sociedad, Kral Kupası’nda şampiyonluğa uzandı. Bu başarı aynı zamanda, kulübün 1987 yılından bu yana (tam 34 yıl sonra) müzesine ilk kez kupa götürebilmesi anlamına geliyordu.
Athletic Bilbao - Real Sociedad 0-1 Özet İzle (İspanya Kral Kupası Final)
Şampiyonluktan sonra marş söyleyen bir teknik adam
Real Sociedad taraftarı olduğunuzu hayal edin. Tüm çocukluğunu Sociedad taraftarı olarak geçirmiş, futbola gönül verdiği bu kulüpte başlamış, antrenörlük kariyerine burada yön vermiş, A Takım’da yakaladığı başarı sonrası B Takım’a gönderilmesine rağmen Sociedad’dan kopmayı aklından geçirmemiş bir insan düşünün...
Şimdi de bu kişinin 34 yıllık kupa hasretine son verdiğini, şampiyonluktan sonra basın toplantısında takımının formasını giyip atkısını açtığını ve yüksek sesle Real Sociedad marşı okuduğunu hayal edin.
Birçoğumuzun yaşamak istediği bir duygu, öyle değil mi? San Sebastian halkı, Cumartesi gecesi tam olarak bu hisleri yaşadı.
Imanol Alguacil, aşık olduğu kulübü için “efsane” olma yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Kaynak : Alperen Doğan / TRT SPOR
0 yorum :
Yorum Gönder